Bir kazanç kapısı olarak Cemaat

Hatırlarsınız daha önce de yazmıştım. Fethullah Gülen ismi bu ülkede çok işe yarıyor. Hayır, yanlış anlamayın onu gönülden seviyor, fikirlerini, nasihatlerini samimi olarak dinliyorsanız, bu isim aleyhinize işler.

Söz gelimi medyada iş bulamazsınız, futbolcuysanız cüzamlı gibi damgalanırsınız, resmî kadrolarda adınız "Fethullahçı"ya çıktı mı, emekli olana kadar baskısından kurtulamazsınız.

İşin bu kısmı farklı yani...

Benim kastettiğim, madalyonun diğer yüzü...

"Fethullah Gülen'e çamur atarak, çakarak kariyer edinmek, yapılan kanunsuzlukları gizlemek, para kazanmak vs." şeklinde toparlayabileceğimiz bir başlık bu.


28 Şubat'tan beri böyle bir 'yol' var zira...

Diyelim ki, emniyet işindesiniz. Zamanla yanlış yollara saptınız. Ne bileyim, milleti dinlediniz, makam mansıp için Ali Cengiz yaptınız ve enselendiniz.

Hop hop hop... Hazırlıyorsunuz bir çakma rapor. İçine ne bulursanız dolduruyorsunuz, medyadaki uzantılarınıza el altından ulaştırıyorsunuz. Büyük bir harala gürele ile, yaptıklarınızın sanki 'rapor'dan dolayı başınıza gelmiş gibi bir izlenim bırakmaya çabalıyorsunuz.

Ortam 28 Şubat olunca, medyadaki diğer şerikleriniz de topa giriyor ve oluşturulan sun'i dalgalara binilerek amaca erişiliyor.

Böyle bir kulvar oluşturuldu ne yazık ki! Ve güzel ülkemde, at izi, it izine şahane bir şekilde karıştırılabildiği için, birçok kurnaz, açıkgöz ve art niyetli ruhlar bu patikayı sıklıkla kullanır oldular...

Yazdıkları beş para etmeyen bir köşe yazarısınız mesela. Kimsenin sizi umursadığı yok. Varlığınızla yokluğunuz arasındaki fark sıfıra yakın. Bir müddet çırpınıyorsunuz; vatan, millet, Sakarya yazılarıyla durumu düzeltmeye çabalıyorsunuz ama nafile. Olmadı statüko adına atmadık takla bırakmıyorsunuz, yine olmuyor. Oturup bir güzel korku, hakaret, iftiralarla bezeli bir anti-Gülen yazısı döşeniyorsunuz. Bakıyorsunuz ses geldi.

"Tamam" diyorsunuz kendi kendinize, "bir damar yakaladık"... Ve bu kin, öfke, nefret üzerine bir kariyer inşa etmeye başlıyorsunuz. Sırtınıza kocaman bir duvarın dayatıldığını hissediyorsunuz. Kirli ve pis bir duvar. Kimler yok ki bu duvarın harcında: Çeteler, mafya bozuntuları, habis ruhlu cuntacılar, Ergenekoncular, taşra tüccarları vs...

Ya da bir resmî görevlisiniz misal. Her haltı yiyorsunuz vaktiyle. Yakayı ele verince, çıkar yol olarak F.Gülen'e bulaşmayı yöntem olarak seçiyorsunuz. İspiyon, iftira, karalama... Bakıyorsunuz ki işe yarıyor, başta ulusalcı takım olmak üzere ensenizi okşuyor, sırtınıza vuruyor. 'Yürü be koçum, kim tutar seni' sufleleri veriliyor bir yerlerden.

Tirajınız düşüyorsa yazı dizisi, besteleriniz dinlenmiyorsa basın toplantısıyla çakabilirsiniz Gülen ve 'Cemaat'e... Göreceksiniz işe yarayacaktır.

Hele ki, bir yazarsanız ve kimse sizi takmıyorsa. Kitaplarınızı kendi arkadaşlarınız bile alıp okumuyorsa. Şahane bir satış yöntemidir kapağa Gülen resmi koyup doğru/yanlış her şeyi sayfalara boca etmek.

Hele ki bu son Hanefi Avcı olayı. Muazzam bir pasta dilimi göründü ve şahane bir hedef kitle. Medyanın yalancısıyım; Hanefi Avcı, kitaptan 2 milyon TL kazanmış. Herhalde 300 yıl polislik yapsa kazanamazdı böyle bir para!

Durum böyle olunca, zaten dine, dindara ezelden beri alerjisi, karşıtlığı ve düşmanlığı olanların da bu ipe sarılması, bu patikaya sapması kaçınılmaz olacak.

Eh başka sektörlerin de bu işe el atmasını bekliyoruz efendim. Fethullah Gülen'i konu edinerek para kazanmak madem moda, çok yakında Cemaat Dürümcüsü, FG Pide Evi türü ticarethanelere de şaşırmayacağız. Nasıl olsa tezgâh aynı. Ha kitap yazmışsınız bu tezgâhta, ha lahmacun atmışsınız fırına!

Hadi tüccar ulusalcılar, yenilerini görelim!

 

M. NEDİM HAZAR / Zaman


More in this category: « 'Cemaat' ve siyaset

Add comment


Security code


Refresh

back to top

BU GÜNLER DE GEÇECEK

ÇATLAYAN RÜYA

ÇARPITILAN BEDDUA!

ŞAHİT OL YA RAB...

Mefkure Yolculuğu