Logo
Print this page
İttihad-ı İslamın neresindeyiz ?

İttihad-ı İslamın neresindeyiz ?

“Evliya’nın Şaki , Şakininde dost “olarak takdim edildiği Ahirzamanın şu dehşetengiz günlerinde , müminlerin en çok muhtaç duyduğu şemsiye Üstad Hazretlerinin beyanları çerçevesinde farz hükmünde olan “İttihad-ı İslamdır”. Ferdlerin manevi gayretlerini enaniyetten muhafazayı sağlayan “şahs-ı manevi” düsturuna paralel bir anlam yükleyen “ittihad-ı İslam”, ferdlerin oluşturdukları cemaat/cemiyetler üstünde -adeta Kabe misali – bir kucaklamayı zihnen ve lisanen kabullenmeleri ile ancak tahakkuk edebilecktir.

İttihad-ı İslam , müslümanların çoğunluk olarak yaşadıkları ülkelerin biraraya gelerek oluşturdukları bir –Avrupa Birliği veya Arab Birliği- benzeri bir oluşumdan ziyade,  birbirlerinin yaptıkları güzel hizmetlerin neticelerinin hayırlı olması için dua etmeleri ,yad-ı cemil olarak övmeleri ve alkışlamaları , neticede var olan “meşrepperestlik virüsünün” ayağını kırarak , dünya’ya İslam’In “Sevgi ve Hoşgörü” iklimini yaşatacak ikinci dirilişin “seviyeli temsilcileri”  ile gerçekleşecektir..

1992 yılında Avustralya ‘ya giden muhterem M.Fethullah Gülen Hocaefendi , orada yeni açılan Yurdumuzun açılış programında gördüğü ve tanımadğı iki kişinin kim olduklarını sorar. “Süleyman Efendi’nin talebelerinden” olduklarını öğrenince İttihad-ı İslam’a harç olacak şu veciz ve harikulade cümleyi kuracaktır : ” Keşke bu yurdu o kardeşlerimiz açıyor olsaydı da , bizler onların açılışına katılmış olsaydık”. İşte İttihad-ı İslamı tesis edecek ifadeler , işte tüm müminlerin rehber edinmesi gerekli Sahabe-vari bir duruş.

Sormak istiyorum :“Bizim şu kadar yurdumuz, kursumuz ,müessesemiz var ;onların nesi var”  tarzındaki  şeytani mırıltılardan sıyrılma vakti daha gelmedi mi? “Biz olmasaydık , onlar bu kadar rahat hizmet edebilirlermiydi” cümlelerinden artık hicret etme vakti gelmedi mi? “Bizim şeyhimiz Gavs makamını temsil ediyor , sizinki neyi temsil ediyor” ifadelerinden sıkılmadık mı?

Gelin hep birlikte , Şeytanı ve onun avanelerini sevindirecek bu ve benzeri ifadeleri söylemiyeceğimize dair İmanımız üzerine yemin edelim ; en azından dualarımızda andığımız dünyadaki tüm mazlum , mağdur ve mahkum kardeşlerimize ilaveten, İslam’a ve Kur’ana halisane hizmet eden tüm kardeşlerimizin hizmetlerinin muvaffak olması adına “amin” lerimizi esirgemiyelim…Ekser Müslümanların nezdinde bir “büyük” olarka hüsn-ü kabul görmüş tüm Hak Dostlarına saygı ve hürmette kusur etmiyelim.

Bugünden itibaren varmısınız ….?

© 2015