Genç Adam Analiz

Değer miydi?

Türkiye, dünyada itibar kazanıyor, insanımız adım adım zirvede yerini alıyordu. Yüzler gülüyor, yürekler ümitle çarpıyordu.

Askerî vesayet gerilemiş, Ergenekon tuzakları bir bir bertaraf edilmişti. Tam bir demokrasi için sadece birkaç adım  kalmıştı. Ne acı ki bu adımı atacak olanlar demokrasiyi değil, kendi emellerini tercih etti.

Oysa balkon konuşmaları yapmış, her kesimin gönlünü kazanmıştınız. Gönüllerini size açan milyonların kalbinde taht kurmak yerine 3-5 villaya tamah etmeye, milyarları tercih etmeye değer miydi? Size gönül kapılarını açmış, ülkenin demokratikleşmesi için kapı kapı gezmiş, destek olmuş milyonlarca müminin gönlünü yıkmaya değer miydi?

Read more...

Mazlumun Âhı, Titretir Arşı!..

Birisi itibarınızı bitirmek ve sizi yokluğa mahkûm etmek için karar vermiş; sürekli hakkınızda komplo kuruyor, hiç durmadan gıybetinizi yapıyor, utanmadan size iftira atıyor. Siz mü’minsiniz; kötülüğe kötülükle karşılık vermek istemiyor ve yumuşak bir üslupla doğruları anlatıyorsunuz. Fakat sizi hasım belleyen kimse vazgeçmiyor, bühtanlarına devam ediyor. Olmadık suçlamalarda bulunuyor, “yapmadım” diyorsunuz, “yaptın” diye tutturuyor; “İşin aslı bu!” cevabını veriyorsunuz; “Hayır, şöyle..” diye inat ediyor. “Delil” istiyorsunuz, dedi-kodulardan dem vuruyor. Anlıyorsunuz ki yalın açıklama problemi çözmüyor. Bu defa yemin billah ediyorsunuz; Allah adı veriyorsunuz. Hayret, o da muhatabınızı yumuşatmıyor. Son çare diyor ve onu ahitleşmeye/yeminleşmeye çağırıyorsunuz; “İnsafı ve vicdanı olan artık saldırganlıktan uzaklaşır!” zannediyorsunuz. Ne tuhaf, bu defa da “Bana beddua ettin; lânette bulundun!” bağırtılarına maruz kalıyorsunuz.

İşte böyle bir çirkinlik yaşanıyor ülkemizde. Hayatını insanlığa adamış, dünya zevki namına hiçbir şey tatmamış ve İnsaniyet-i Kübra’nın yücelmesinden gayrı muradı olmamış bir insan işaret ettiğim tuhaflığın çok ötesinde bir zulümle karşı karşıya bulunuyor.

Read more...
Subscribe to this RSS feed

BU GÜNLER DE GEÇECEK

ÇATLAYAN RÜYA

ÇARPITILAN BEDDUA!

ŞAHİT OL YA RAB...

Mefkure Yolculuğu